Deprem gerçeğine karşı, geleceğini yeniden inşa etmeyi hatırlamalı
Birliktearsa Genel Müdürü Sinem Yedikardaşlar, 17 Ağustos 1999 büyük Marmara Depremi’nin yıl dönümünde, depremde hayatını kaybeden on binlerce insanımızı rahmetle anıyor, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı dileyerek yaptığı açıklamada, “Herkesin, güven içinde ve sağlıklı koşullarda kendi evinde barınma talebinin temel bir hak olduğu ilkesini benimseyen Birliktearsa, ülkemizin deprem gerçeği karşısında üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye ve Türkiye’nin depreme dayanıklı, erişilebilir ve güvenli yapılarla donatılmasına katkıda bulunmaya kararlıdır.” dedi.
17 Ağustos 1999’da, 7.4 büyüklüğünde gerçekleşen ve 45 saniye süren Marmara Depremi, Türkiye’nin en yıkıcı depremlerinden biri olarak tarihe geçti. Yaşanan büyük yıkımın yaralarını, 25 yıldır sarmaya çalışan Türkiye için Marmara Depremi ne ilk ne de son oldu. 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Depremi ile öncesinde ve sonrasında yaşanan tüm depremler, Türkiye’nin deprem gerçeğine bir kez daha dikkat çekti.
BİRLİKTEARSA ÜZERİNE DÜŞENİ YAPACAK
Yaşanan tüm acıların, ülkemizin deprem gerçeğini bir kez daha ortaya koyduğunu ve herkesin bu konuda daha bilinçli ve tedbirli hareket etmesi gerektiğini ifade eden Sinem Yedikardaşlar, 17 Ağustos Depremi’nin yıl dönümünde paylaştığı mesajında şunları söyledi:
“25 yıl önce gerçekleşen felaketin yıl dönümünde, başta 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta yaşanan deprem olmak üzere tüm felaketlerin acısını hala yüreğimizde hissediyoruz. Birliktearsa olarak, deprem gerçeğiyle yüzleşerek gerekli önlemleri almanın, gelecek nesillerin güvenliği ve ülkemizin bekası için büyük bir önem taşıdığını düşünüyoruz.
Bu nedenle gayrimenkul sektöründe yeni ve yenilikçi çözümler sunmak için çaba gösteriyoruz. Birliktearsa bu süreçte üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye, Türkiye’nin depreme dayanıklı, erişilebilir ve güvenli yapılarla donatılmasına katkıda bulunmaya kararlıdır.” dedi.
İSTANBUL DEPREMİNE HAZIRLIK YAPILMALI
Dünya üzerinde en aktif deprem kuşaklarından birinde yer alan ülkemizin, yüzölçümünün yüzde 84’ü, nüfusun ise yüzde 86’sı 1., 2. ve 3. deprem kuşağı üzerinde yer almakta olduğuna ve İstanbul’da beklenen büyük bir deprem konusunda hazırlıkların hızlandırılması gerektiğine vurgu yapan Birliktearsa Genel Müdürü Sinem Yedikardaşlar, “Uzmanların büyük İstanbul depreminin her an gerçekleşebileceği konusunda ciddi uyarıları bulunmakta. Prof. Dr. Naci Görür açıklamasında, en geç 6-10 yıllık periyotta İstanbul Depremi’nin gerçekleşebileceğini belirtiyor. Bu durum İstanbul’da yaşayan milyonlarca insan ve Türkiye için, büyük bir risk anlamına geliyor. Şehrin mevcut yapı stokunun önemli kısmı, depreme dayanıklı değildir ve bu durum olası bir deprem durumunda oldukça yüksek can ve mal kaybına yol açabilir.” uyarısında bulundu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından, İstanbul’da yürütülecek kentsel dönüşüm uygulamaları kapsamındaki “Yarısı Bizden Kampanyası”nın çok önemli bir gelişme olduğunu düşündüklerini belirten Yedikardaşlar;
“Bu olumlu gelişmenin özel sektör tarafından yenilikçi modellerle desteklenmesi gerekmekte. Hep söylediğimiz gibi tüm tarafların birlikte hareket etmesi gereken bu yolculukta biz de üstümüze düşeni yapmaya hazırız. Dönüştürülmesi gereken çokça yapı var ve zaman dar.
Bu doğrultuda bilinen, geleneksel yaklaşımlar yerine yeni ve güçlü modeller ortaya konmalıdır. Daha sağlam, güvenli ve sürdürülebilir yapıların inşa edilmesi, ülkemiz için artık bir zorunluluktur. Ayrıca, vatandaşların ekonomik gücünü zorlamayacak, uygun ve alternatif ödeme planları, finansal destek paketleri bu sürecin bir parçası olmalıdır.” diye konuştu.
TÜRKİYE’NİN DEPREM GERÇEKLERİ
- Türkiye, Küresel Risk Endeksi’nde 191 ülke arasında 45’inci sırada yer alıyor.
- 1900’dan günümüze tüm dünyada meydana gelen büyük depremler bakımından Türkiye 77 deprem ile dördüncü sırada.
- 1999 Büyük Marmara Depremi’nde 17.480 can kaybı yaşandı.
- Türkiye, yüzölçümünün yüzde 42’si 1. Derece deprem kuşağında, yüzde 84’ü ise 1,2, ve 3. deprem kuşağında bulunan bir ülke olarak ciddi riskli alandadır.
- Türkiye’nin nüfus yoğunluğu açısında ise yüzde 86’sı ilk 3 deprem kuşağı içinde yaşıyor.
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından yapılan hızlı tarama testlerinde 35 bin yapıda analiz yapıldı, buna göre kentte çökme riski taşıyan 1556 bina belirlendi.
- Bina incelemesi sonuçlarında analizi yapılan konutların yüzde 50’si yüksek ve çok yüksek riskli bina sınıfında yer aldı.
Uzmanlar olası İstanbul Depremi’nde 200 bin civarında yapının, kullanılamaz hale gelme riskiyle karşı karşıya.