Yangından Korunma Haftası’nda Türkiye İMSAD’dan açıklama

İnşaat malzemesi sektörünün çatı örgütü Türkiye İMSAD, ‘Yangından Korunma Haftası’na dair açıklama yayımladı. Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, yapılarda yangın güvenliğini sağlayacak en temel unsurların, malzeme ile yapı elemanlarının uygun seçimi ve inşaat sürecinde doğru uygulanması olduğunu belirtti.  

2023 yılının 1 Ocak-19 Ağustos döneminde 1419 orman yangını çıkarken, bu yılın aynı döneminde 2 bin 529 yangın kayıtlara geçti. Yine aynı dönem mukayese edildiğinde yanan orman alanı 8 bin 865 hektardan 17 bin 456 hektara yükseldi. Artan yangın vakaları yerleşim alanları için de büyük tehlike oluşturdu. Her yıl 25 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında kutlanan ‘’Yangından Korunma Haftası’’ kapsamında açıklama yapan Türkiye İMSAD (Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, yapılarda yangın güvenliği için alınması gereken önlemlere dikkat çekti.

“Pasif önlemler tasarım aşamasında alınmalı”

Yangınla mücadelede sadece aktif koruma sistemlerinin (duman algılama, baskılama ve söndürme sistemleri) akla geldiğini belirten Tayfun Küçükoğlu, “Yangın güvenliği için yapıda yangının oluşma riskinin minimize edilmesi, yangının çıktığı bölümde belli bir süre hapsedilmesi ile hasarların azaltılması da hedeflenmelidir. Bu pasif önlemlerin yapının tasarım aşamasında alınması gerekir.  Pasif yangın güvenliğinin sağlanması için tercih edilen malzemelerin uygunluğu, hem bina sahibinin aktif söndürme sistemlerine harcayacağı maliyeti düşürürken hem de bir yangın durumunda alevlerin yayılmasını engelleyecektir. Yapılarda yangın güvenliğini sağlayacak en temel unsurlar, malzeme ve yapı elemanlarının doğru seçimi ve projenin inşaat sürecinde doğru uygulanmasıdır” dedi.

 “Meslek standartlarının geliştirilmesine ihtiyaç var”

Yapıların kullanım amacına, tehlike sınıfına ve bina yüksekliğine uygun yangın güvenlik tedbirlerinin alınması gerektiğini vurgulayan Küçükoğlu, “Yangın dayanım testleri yapılmış sertifikalı malzemelerin kullanılması gerekiyor. İnşa aşamasında pasif ve aktif yangın güvenlik sistemlerinin imalat ve montajları yetkin kişi ve kurumlar tarafından yapılmalı. Bunun için meslek standartlarının geliştirilmesine ve yetkin kişi ve kuruluşların belgelendirilmesine ihtiyaç var. Öte yandan binaların kullanım amacına uygun ve yangın güvenliğini tehdit etmeyecek şekilde kullanılması uzman taraflarca denetlenmesi, yangın söndürme ve algılama sistemlerinin sağlıklı çalışmaları için bakımlarının zamanında ve doğru yapılması sağlanmalı. Ayrıca bina kullanımı safhasında da yangın kaçış yollarının doğru kullanımı da dahil olmak üzere temel yangın güvenlik konularında binadaki kullanıcıların eğitimi, acil durumlarda ne yapacakları ve nasıl davranacakları konusunda bilinçlendirilmesi gerekiyor. Kısacası doğru malzeme seçimi, doğru uygulama, doğru ve zamanında bakım, denetim ve doğru işletme, yangın güvenliği tedbirlerinin sürdürülebilirliği açısından bir bütün olarak değerlendirilmeli” ifadelerini kullandı.

‘’Yüksek duyarlılıkla tedbirlerimizi almalıyız’’

Son yıllarda ciddi oranda artan orman yangınlarına dair de Küçükoğlu, “Bu acı deneyim toplum olarak tüm yangınlara karşı önleyici faaliyetleri hızlandırmamız gerektiğini ortaya koyuyor. Küresel iklim değişikliği, kentsel hayatın artan ihtiyaçları, yangın ihtimalini artıran kritik gerçekler. Yangın ihtimaline karşı yüksek duyarlılıkta, bilinçte ve proaktif anlayış ile tedbirlerimizi almalıyız. Yangınlara karşı, söndürme tedbirleri kadar önleyici tedbirlere de önem vermeliyiz” diye konuştu.